Sette note in nero

Meditasyonlu ve huzursuz bir atmosfer içinde geçen hikâye, psişik yetenekleri olan bir kadının kocasıyla paylaştığı evde işlenmiş bir cinayın görüntüsünü görmesiyle başlar. Zihin bulanık anılarla dolu; kanlı ayrıntılar, tanıdık objeler ve evin karanlık köşeleri ona giderek daha gerçekçi görünür. Görüntülerin nereden geldiğini, kimin öldüğünü ve nedenini çözmeye çalışırken hem kendi akıl sağlığından hem de etrafındakilerin şüpheli bakışlarından kuşkulanır.

İçinde bulunduğu yabancılaşma ve güvensizlik duygusu, onu sırları açığa çıkarmaya iterken tehlikeyi de yakınlaştırır. Geçmişin kararttığı ilişkiler, saklanan suçlar ve kaderin kaçınılmazlığı arasında kalan kadın, gerçeğe ulaşmak için hem içsel yeteneklerine hem de mantığına güvenmek zorunda kalır. Gerilim ve karanlık bir merak duygusuyla örülen bu öykü, okuyucuyu gerçekle hayal arasındaki ince çizgide bırakır.