Walking with the Enemy

İkinci Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru Macaristan'da, Horthy'nin Almanya ile olan ilişkilerinin bozulması ve Nazi kontrolünün artmasıyla birlikte Yahudilere yönelik baskı ve sürgünler hız kazanır. Halk zorla gettolara ve ölüm kamplarına gönderilirken umudun tükendiği bir ortamda film, korku ve çaresizliğin hüküm sürdüğü bu karanlık dönemi çarpıcı sahnelerle yansıtır.

Ailesinden ayrılan genç Elek, sevdiği kadının desteğiyle düşman saflarına sızma cesareti gösterir; bir Nazi subayı kılığına girerek hem kendi ailesini hem de binlerce Macar'ı kurtarmak için zamana karşı ölümcül bir görev üstlenir. Cesaret, fedakârlık ve kimlik temalarını işleyen yapım, insanlığın en karanlık anlarında bile umudun ve direnişin nasıl yeşerebileceğini dramatik bir dille anlatır.