Hırslı bir Amerikalı öğrencinin uzun yıllardır kurduğu Oxford hayalini gerçekleştirmek için yola çıkışı, tarihle ve prestijle örülü bir kampüs atmosferinde başlar. Yeni hayatına adapte olmaya çalışırken karşılaştığı çekici bir İngiliz, onun hesaplı planlarını ve güvenli geleceğe dair ön kabullerini nazikçe sarsar; birlikte geçirilen anlar şehrin sisli sokaklarında ve tarihi kütüphanelerinde filizlenen bir aşka dönüşür.
Ancak bu romantik yakınlaşma, Brit’in sakladığı bir sırla gölgelenir ve kahramanımızın kusursuzca kurduğu yol haritasını tehdit eder. Film, kişisel hırslarla duygusal bağlılıklar arasında yapılan seçimlerin ağırlığını, Oxford’un zarafeti eşliğinde sorgularken; izleyiciyi sadakat, fedakârlık ve kimlik arayışı üzerine dokunaklı bir yolculuğa çıkarır.