Lake George

Hapisten yeni çıkmış, rakamlarla oynamaya alışmış bir beyaz yakalı suçlu, dışarıdaki dünyaya yeniden adapte olmaya çalışırken geçmişinin gölgesini üzerinden atamaz. Sessiz, dikkatli ve hesaplı yapısıyla tanınan adam, geçmiş ilişkilerinin ve eski şefinin yarattığı borçların içinde bulur kendini; sakin görünen Lake George kıyılarında bile huzur uzak bir hayaldir. Gölün durgun yüzeyi ile karakterin içindeki fırtına arasındaki zıtlık, filmin atmosferini belirler ve izleyiciyi sürekli bir tedirginlik içinde tutar.

Eski patronu ona son bir görev verir: patronun sevgilisini konuşmadan önce ortadan kaldırmak. Hem kendi özgürlüğünü koruma hem de vicdanıyla yüzleşme sınavı satan bu görev, karakteri bir ikilemde bırakır; işini soğukkanlılıkla yapma refleksi ile insan olmanın gerektirdiği empati arasında ince bir çizgi vardır. İhanet, kefaret arayışı ve kaderle hesaplaşma temalarını işleyen Lake George, gerilim dolu yüzleşmeler ve beklenmedik dönemeçlerle izleyiciyi etkileyici bir psikolojik suç öyküsünün içine çeker.