Je verrai toujours vos visages

"Tüm yüzleriniz" de, kurbanlar ve suçlular restoratif adaletin güçlü bir keşfinde yüz yüze geldikçe, acı, öfke ve affetmenin çiğ duyguları tam sergileniyor. Soygun ve şiddetli soygunların travmasına maruz kalan Grégoire, Nawelle ve Sabine, acılarının failleri olan Nassim, Issa ve Thomas ile yüzleşmek için cesur bir şekilde kontrollü bir ortama adım atıyorlar. Bu bireyler, kapanma arayışı ve beklenmedik yerlerde empati bulmak arasındaki hassas dengede gezindikleri için gerginlik aşikardır.

Hikaye ortaya çıktıkça, insan doğasının karmaşıklıklarına ve kişinin geçmişiyle yüzleşmenin derin etkisine tanık oluyoruz. Bu yoğun diyalogların yanı sıra, Chloé'nin kişisel yolculuğu, çocukluk travmasının uzun süreli etkilerine ışık tutan anlatıya başka bir derinlik katmanı ekliyor. Her etkileşimle, "tüm yüzleriniz" adalet, kurtuluş ve bağlantı yoluyla iyileşme olasılığına ilişkin önyargılarımıza meydan okuyor. Taşınmaya, kışkırtmaya ve nihayetinde insan ruhunun bu dokunaklı keşfinden ilham almaya hazırlanın.