Hal Ashby
Born:2 Eylül 1929
Place of Birth:Ogden, Utah, USA
Died:27 Aralık 1988
Known For:Directing
Biography
Amerikan sinemasında ikonik bir figür olan Hal Ashby, yeni Hollywood film yapımı dalgasında silinmez bir iz bıraktı. Ünlü bir yönetmen olma yolculuğu, "Gecenin Isminde" çalışması için en iyi düzenleme için bir Oscar galibiyeti ve "eve gelme" için en iyi yönetmen adaylığı da dahil olmak üzere kayda değer başarılarla döşenmiştir.
Utah, Ogden'de doğan William Hal Ashby, erken yaşamı, ailesinin boşanmasından babasının trajik intiharına kadar zorluklarla işaretlendi. Bu zorluklara rağmen, Ashby'nin film tutkusu onu ileriye itti ve onu Kaliforniya'ya götürdü ve Norman Jewison'un mentorluğuna geçmeden önce yardımcı film editörü olarak becerilerini geliştirdi.
Ashby'nin filmografisi, çok yönlülüğü ve hikaye anlatımı becerisinin bir kanıtıdır. Uçucu "Harold ve Maude" dan cesur "son ayrıntı" ve hicivli "orada varlık", her filminin her biri insan deneyimine derinlemesine araştırıldı, genellikle yaşamın karmaşıklıklarında gezinen yabancılara odaklandı.
Kişisel hayatı, aktris Joan Marshall ile evliliği ve Hollywood'un altın çağının zeminine karşı oynanan çalkantılı bir ilişki ile filmleri kadar ilgi çekici idi. Başarısına rağmen, Ashby'nin sonraki yılları, madde bağımlılığı ve bir zamanlar işleyen kariyeri boyunca bir gölge veren uzanmaya geri çekilme ile mücadelelerle işaretlendi.
Kariyerini canlandırmak için Ashby, eksantrikliklerini dökmek ve Hollywood sahnesine tekrar girmek için çaba sarf etti, ancak kendini televizyon yönetmenliğine düşürdü. Karşılaştığı zorluklara rağmen, vizyoner bir film yapımcısı olarak mirası, sanatına vasiyetname ve zamanının zeitgeist'ini yakalama yeteneği olarak "eve geliyor" gibi filmlerle.
27 Aralık 1988'de Hal Ashby, Kaliforniya, Malibu'daki evinde vefat etti ve dünyadaki izleyicilere ilham vermeye ve yankılanmaya devam eden zengin bir sinema mirasını geride bıraktı. Otantiklikleri ve duygusal derinlikleri ile işaretlenen filmleri, neslinin gerçek bir auteur olarak statüsünü güçlendiren zamansız klasikler kalıyor.